YASEMİN KATI ebrar4406@hotmail.com

ADAY ÖĞRETMENLİKTE SÜREÇ DEĞERLENDİRMESİ-1

04 Nisan 2016 Pazartesi 00:13

Milli Eğitim Bakanlığının uygulamaya yeni koyduğu aday öğretmen yetiştirmeye yönelik iş ve işlemlerin muhataplarıyla görüşerek, artı ve eksilerini onların bakış açılarıyla gündeme taşımayı uygun bulduk. İşin mutfağında yer alan ve görüşlerini bizlerle paylaşan aday öğretmen, danışman öğretmen ve okul idarecilerine katkılarından dolayı peşinen teşekkürler. 

ADAY ÖĞRETMEN GÖZÜYLE;

  • Aday öğretmen hem diğer öğretmenler, hem de öğrenci nazarında öğretmen olarak kabul edilmiyor. Kendisine gereken ciddiyet ve saygı gösterilmiyor.
  • Staj yapılan okulda ortam müsait olmayabiliyor. Örneğin okul; müzik dersi, resim dersi, fen dersi gibi derslerde gerekli eğitim materyallerine sahip olmayabiliyor ki bu durum aday öğretmenin kendisini yetiştirmesi sürecini olumsuz etkiler.
  • KPSS  gibi zorlu bir sınavdan geçerek farkını belli edenlerin yeniden yazılı ve sözlü sınavlara tabi tutulması ve yapılan sürekli değerlendirmeler (eğitim kurumu müdürü, danışman öğretmen, maarif müfettişi tarafından) adayı olumlu güdülemiyor.
  • KPSS’den sonra yukarıda sıfatı zikredilenler tarafından puana tabi tutulan aday öğretmenler, 50 puanın üzerinde aldıkları takdirde ve yazılı- sözlü sınavları kazandıktan sonra, öğretmen olarak atandıkları kurumda göreve başlıyor.
  • Sınavın, yazılı ve sözlü olarak yapılması halinde önce yazılı sınav, bu sınav sonuçlarının açıklanmasını beklemeden de sözlü sınav yapılıyor.
  • Sınavda başarılı olamayan aday öğretmenler, il içinde aynı hizmet alanında başka bir eğitim kurumunda görevlendirilerek, ilgili yönetmelik hükümlerine göre yeniden performans değerlendirmesi ve sınava tabi tutuluyor. Bu aşamalardan geçemeyip, 50 puan altında aldıkları takdirde de meslekten ihraç ediliyor. Ancak bunlardan aday öğretmenliğe başlamadan önce ilgili mevzuata göre devlet memurluğunda adaylıkları kaldırılarak asıl memurluğa atanmış olanlar, bakanlıkta kazanılmış hak aylık derecelerine uygun memur kadrolarına atanıyor.
  • KPSS’ yi bir dolu psikolojik buhranla atlattıktan sonra bu badirelerden geçebilen veya geçemeyen aday, üzerinde bir yığın yeni psikolojik baskı hissetmeye devam ediyor.
  • Aday öğretmenlerin dosya tutması, sürekli forumlar doldurmaları (kitap değerlendirme, haftalık faaliyet, film izleme, okul dışı faaliyetler, ders izleme gibi konularda formlar doldurup, etkinlik dosyası hazırlama, yıllık plan, zümre, vs.) onların evraklarda kaybolmasına sebep oluyor. Sonrasında da bu evraklardan müteşekkil dosyalarla mülakata alınıyorlar.
  • 6 hafta ders dinleyen adaylar, sonraki 8 hafta danışman gözetiminde ders anlatıyor. Bu esnada da 40 maddeden oluşan form, danışman öğretmen tarafından dolduruluyor. (40 dakikalık dersin her dakikasına bir madde düşüyor).Aday öğretmen bir gün içerisinde 3 saat ders dinleyip, 3 saat form dolduruyor. Günlük 6 saat okulda kalmış oluyor. Okulda geçen saatlerin yarısında formlarla uğraşmak, uzun vadede adaya ne kazandırıyor?
  • İlköğretime atanıp lisede staj yapan adaylar da mevcut. Bu adaylar da atandıkları kuruma gittikleri takdirde sıkıntı yaşayabilir. Bu anlamda atandığı kuruma denk bir kurumda staj yapması daha iyi olacaktır.
  • Staj sürecinde aday öğretmen bakanlık tarafından belirlenen 10 filmi izleyip 5 kitabı okuyor. Sonrasında ise bunların, kişisel ve mesleki katkıları yorumlanıyor. Bu aktiviteler verimli olabilir.
     
YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #