YASEMİN KATI ebrar4406@hotmail.com

SÖYLE GARİP BENCİLEYİN

15 Ocak 2015 Perşembe 09:12

İslam coğrafyasında son on yılda katledilen on iki milyon insan var. Batıda ise geçen hafta öldürülen on yedi kişi. On yedi kişinin ardından oluşan ise İslamofobia. Tabi bu yeni değil, kökleri derinlerde on bir eylüllerde; dalları ise yeni, geçtiğimiz haftada can bulan İslam Korkusu. Öldürülen milyon civarında Müslüman ve öldürülen on civarında gayri Müslim. Bu iki sayı, dünya nazarında birbirine eşit, hatta on yedi sayısı daha fazla kabul edildi ne yazık ki… Bu nedenle de elli civarında ülkenin hükümet ve devlet başkanı ile yüz binlerce kişi kol kola girerek yürüyüş gerçekleştirdi geçen hafta.

Hemen hemen tüm İslam coğrafyalarında Müslüman kimliği olan her beşer, benzer işkencelere tabi tutuluyor. Ramazanda eli kolu bağlanarak ağzına şişe dayananlar, küçücük çocukların onlarca kişi arasında tekme tokat dövülmesi, insanlar üzerinde her türlü asma şeklinin uygulanması, yakılması, insanların derilerinin yüzülerek ölüme terk edilmesi, tecavüzler v.s. yazmaya/söylemeye imtina edeceğimiz esasında aklıselimlerin pek de akıllarının alamayacağı işkence yöntemleri uygulanan onca insan ve onların insan haklarına ne olacak? Ne zaman savunulmaya başlanacak insan yüreklerce? Yan yana dizilen onca ölü çocuk ve onların cesetlerinin başında bağrı yanan, feryat eden ana, farklı canlı türü müdür? Ölümün de insana yakışır şekilleri vardır elbet.

“Çocukları küçük kurşunla öldürüyorlar değil mi anne?” diye soran, köpeğin göğsünü emen çocuğun, açlıktan kedi köpek gibi hayvanların etlerini yemeye başlayan insanların acısı ne zaman oturacak yüreklere? Hangi dinin, inancın ve dahi inançsızlığın kabul edebileceği durumlardır bunlar? Nedir onları değersiz kılan? İnancı mı, kıyafeti mi, yaşadığı topraklar mı?

Bizler hep insanı değerli kılanın vatan toprağı olduğunu veya toprağı değerli kılanın insan olduğunu öğrendik ama bazı toprakların kıymetsiz olduğunu ilerleyen yaşlarımızda gördük maalesef.  Vatanlarını sevmek zorundalar insanlar, başka çareleri yoktur çünkü. Peki, çarenin olmadığı bir durumda insanları zorlamanın, aşağılamanın, yok etmenin hangi insanlık kitabında yeri vardır?

Siyahi bir liderin;Batılılar, Afrika’ya geldiklerinde onların kitapları, bizim topraklarımız vardı. Bize gözü kapalı dua etmeyi öğrettiler, gözümüzü açtığımızda ise onların toprakları bizim kitaplarımız vardı.”Sözleri geliyor aklıma. Ne kadar doğru tepitler. Misafir olarak gidilen yerlerde ev sahiplarine yapılanlar reva mıdır?Dünyanın güvenliğini sağlamak amacıyla yola koyulanların güvenlik tehdit unsuru olarak görülmeleri ne yaman çelişkidir.

Dünyaca ünlü bir karikatürist vardı. Vardı diyoruz çünkü özgürlük söylemleri yapan her ölümlü gibi o da soğuk nefesini hissetti ensesinde zamansız ölümün.Filistinli Naci el Ali özgürlüğün sembollerinden olan kendisinin çizdiği Hanzala karakteriyle duyurdu ismini dünyaya ve dünyaya sırtını dönmüş olan Hanzala yüzünden kendi yüzünü dönmek mecburiyetinde kaldı ölüme. Yetim kalan Hanzala ise 1987’den beri güzel yüzünü hala dönmedi insanlığa haberiniz olsun.

Aslında; ayaklar altında çiğnenen insan değil, insanlık. Bu katliamların tamamına din, mezhep, coğrafya ve bölge ayırımı yapmaksızın aynı tepkiyi vermiyorsak işte insanlık o zaman, tümüyle zaten ölmüş demektir.

İnsanların kutsallarıyla dalga geçip, çiğneyip, topraklarıyla, canlarıyla, mallarıyla oynayıp, eğlenirken zararı kendilerine dokunduğunda ise bu kadar yaygara koparılabilmesi gerçekten ilginç!

Müslümanlar hiçbir zaman vahşet taraftarı olmamıştır ama ne yazık ki her devrin kurban sınıfında yer alıyorlar. Her zaman garip muamelesi görüyorlar. Dünyanın her bölgesinde “Müslüman’ım!” diyen kuşatılmış bir vaziyette. Gariplerin omuzlarına basarak yükselmeye çalışıyor gelişmişler. Kan ağlayan Müslüman toprakları tutuyor avuçlarında dünya. İnsanlar çığlık çığlığa bağrışmakta, kendilerine karşı sağır olan kulaklara.

Dünyaya; insana kıymanın çok kötü ve onaylanamayacak bir davranış olduğu mesajını vermek amacıyla bu yürüyüşü gerçekleştiren değerli yöneticiler. Kol kola yürümeniz güzel de başka diyarlara da bekleriz.

Adres:  İnsanlığın ayaklar altında çiğnendiği herhangi bir toprak parçası.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #